İş insanları Türkiye-ABD ticaretindeki fırsatlara işaret etti

admin

Olpak, Türkiye-ABD İş Konseyinin (TAİK) ABD Ticaret Odası ve American Turkish Business Roundtable (ATBR) işbirliğinde düzenlediği 39. Amerikan-Türk Konferansı’nda AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Konferansın düzenlenmesine bir süre ara verdiklerini anımsatan Olpak, bundan sonra arayı kapatacak şekilde ilerleyeceklerini anlattı.

Olpak, Türkiye’den ticaret ile enerji ve tabii kaynaklar bakanlarının programda yer almasının etkinliğe verilen önemin göstergesi olduğunu ifade etti.

Türkiye ile ABD arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolar seviyesine çıkarılması hedefine işaret eden Olpak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birkaç yıl öncesine baktığımızda 20 milyar dolarlık bir ticaret hacmimiz vardı. Bugün geldiğimiz noktada enerji ve hizmetleri dahil ettiğimizde 42 milyar dolarlık bir hacmimiz var. Bir kısmını hariç tutarsak 33 milyar dolarlık bir ticaretimiz var. Yani biz 20 milyar dolardan 40 milyar dolarlara gelebildiysek, buradan 100 milyar dolara gitmek için önümüzde önemli fırsatlar var.”

 

“YATIRIMCILARIN İLERİYE YÖNELİK BEKLENTİLERİ OLUMLU”

Nail Olpak, iki ülke arasında sadece savunma alanında değil, farklı alanlarda da işbirliği fırsatı olduğunun altını çizerek, üçüncü ülkelerde yapılacak işbirliğinin de vurgulamak istedikleri bir alan olduğunu söyledi.

“Üçüncü ülkelerde işbirliği” denildiğinde daha çok proje bazlı ortaklıların akla geldiğine işaret eden Olpak, Türkiye’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na üye ülkeler ile Afrika’da hem ciddi bir algısının hem de başarılı projelerinin olduğunu bildirdi.

Olpak, “Üçüncü ülkelerde havaalanlarından stadyumlara, enerjiden üstyapı ve konut yapımına kadar projeleri düşündüğümüzde, Türk müteahhitlerinin gerçekleştirdikleri projeleri ABD’lilerle ne şekilde ortaya koyabiliriz, ona bakacağız. Özellikle mal ihracatı noktasında da otomobil parçalarından beyaz eşyaya, mücevherden hazır giyime kadar yaklaşık 7 ya da 8 ana sektör üzerinde konuşuyoruz.” ifadelerini kullandı.

Enflasyonun Türkiye’de ana gündem maddesi olduğuna değinen Olpak, “Ama yatırımcıların ileriye yönelik beklentilerinin olumlu olduğunu görüyoruz. Hem Avrupa hem Amerika tarafında görüldüğü gibi bizim Asya Pasifik bölgesinde üyelerimizin yaptığı görüşmelerde de benzer tabloyu görüyoruz. Bugünden yarına hemen hızlı olmayabilir ama gidişatın olumlu olduğunun farkındayız.” şeklinde konuştu.

 

“İŞİMİZ İKİ ÜLKE İŞ DÜNYASI ARASINDAKİ DİYALOĞU ARTIRMAK”

TAİK Başkanı Murat Özyeğin de 5 yıldır karşılıklı olarak düzenlenemeyen etkinliği bu sene büyük bir ilgiyle gerçekleştirdiklerini belirterek, hem Türkiye’den gelen Türk şirketlerinin hem de ABD’li yatırımcıların konferansa büyük ilgi gösterdiğini söyledi.

Etkinlik kapsamındaki panellerden bahseden Özyeğin, iki ülke arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşılması için yapılması gerekenlerin, dijital teknolojiler ile enerji alanında yapılabilecek işbirliklerinin ve NATO ortaklığı çerçevesinde savunma sanayisi gibi alanlardaki konuların ele alınacağını anlattı.

Özyeğin, TAİK’in görevinin “iş diplomasisiyle iki ülke iş dünyası arasındaki diyaloğu artırmak” olduğuna dikkati çekerek, “Amerikan-Türk Konferansı da bu platformu yaratmak adına çok kıymetli bir fırsat. 5 yıl sonra yapıyor olmamız bizi ziyadesiyle mutlu ediyor. Son yıllardakinin üzerinde katılım gerçekleşecek görünüyor. Bu anlamda oldukça heyecanlıyız.” diye konuştu.

 

“ENERJİ ALANINDA DA CİDDİ İLERLEME KAYDEDİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”

Murat Özyeğin, gelecek hafta İstanbul’da gerçekleştirilecek “Trade Winds” konferansına da değinerek, bunun olumlu ivmeyi ifade eden bir gelişme olduğunu vurguladı.

Özyeğin, enerji tarafında büyük bir potansiyel bulunduğunu belirterek, bunun en önemli örneğinin Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) ve ExxonMobil arasındaki sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ticaretine ilişkin işbirliği anlaşmasının olduğunu söyledi.

Anlaşmanın Türkiye’nin farklı alanlardan enerji tedarik edebilmesi adına değerli bir fırsat olduğunun altını çizen Özyeğin, “Türkiye, hem rüzgar hem güneş hem de hidro alanında çok büyük potansiyele sahip. Türkiye’nin kurulu kapasitesinin yüzde 54’ü yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşmuş durumda. Bu alanlar da ABD’li şirketlerle Türk şirketleri arasında işbirliği yapmak adına çok büyük fırsatlar barındırıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Özyeğin, konferansa ABD tarafından enerji şirketlerinin de ilgisinin yoğun olduğunu belirterek, bu alanda çok ciddi ilerleme kaydedilebileceğini sözlerine ekledi.

Yorum yapın